Daldan Dala - 6

Yeni bir "Daldan Dala" çorbasından selamlar. Kısa kısa elden geçirelim gündemi;

- Suriye tarafından düşürüldü dendi, füzeyle vurulduğu biliniyordu, Suriye uçaksavarla düşürdük dedi, olmadığı anlaşıldı, şimdi ise herşey muallakta. Uçağın düştüğü günün sabahında araştırma gemisine ABD' den "gidip enkazı arayın" talimatı geldiği yönünde dedikodular var. Az daha savaşa giriyorduk, ne olacak bu ortadoğunun hali? Suriye konusu nereye gidiyor ? Ne oldu uçağımıza ? Ya şehitlerimiz ne olacak?

- PKK yol kesiyor, insanları araçlarda indiriyor, kimlik kontrol ediyor, propaganda yapıyor, tırları ateşe veriyor. Bir yandan da Kürt açılımı adı altındaki zırvalığın süreçlerine PKK' nın dahil edilmesi yönünde telkinler var. Gencecik askerlerimiz, yiğitlerimiz şehit oluyor. Hergün şehit haberi var.


- İşsizlik sorununa çözüm bulunması beklenirken, işten çıkarılana tazminat ödenmemesi yönünde kanun düzenlemeleri yapılıyor. İşçiyi koruması gereken devlet, işçinin kuyusunu kazıyor, haklarını daraltmaya çalışıyor. Aylarca, yıllarca sonuca bağlanamayan, toplu iş sözleşmeleri konusundaki kanunlar hala netleşmedi, işçiye, memura, devlet tarafından açıklanan enflasyon oranlarının altında zam yapılıyor. Ancak emekli milletvekilleri için belirlenen astronomik zam teklifi 3-5 dakika içinde tereddütsüz kabul edilebiliyor. Hedef 2023, durmak yok, yola devam... Yetmez ama evet; müstehaktır...

- Elalem bir atom altı parçacığı bulabilmek için milyar euro yatırım yapıyor, deneyler, çalışmalar, yıllarca çaba sarfediyor, biz daha otomobil üretebilir miyiz diye tartışıyoruz. Elalem uzayda istasyon kurmaya çalışıyor, yıllardır orada yaşayanlar var, biz uçak firmalarına parça üretip satıyoruz diye gururlanıyoruz.

Rejimle mücadele tüm hızıyla devam ediyor.

  - Diyanet işlerine ayrılan bütçe, bilime, eğitime, araştırmaya ayrılan bütçelerin toplamından daha fazla... Daha fazla okul açmak, eğitim sistemini iyileştirmek yerine, daha fazla ne kadar İmam Hatip açabiliriz derdindeyiz. Eğitim sisteminin bir sürü sorunu hasır altı ediliyor, gözümüze sokula sokula, mağdur edebiyatı yapılarak İH' lerin orta bölümleri için mevcut okulların yapıları, sistemleri değiştiriliyor.

Bugün bir müşteri yeni aldığı telefona GPS programı yüklememi rica etti. 2000 TL değerinde bir telefon. GPS programının 19.90 Euro lisans bedeli olduğunu söyledim çok yüksek buldu. İnternet paketi de almamış, "29 lira verilir mi, çok pahalı" dedi. Ücretsiz bir harita programı yükledim, adres verince rota bile çiziyor, "bu konuşarak yol tarif etmiyor mu?" diye sordu... Eh be arkadaş, para verme ama herşeyi de yapsın, oldu canım... Hava atmaya gelince 2000 TL sudan ucuz ama emek karşılığı talep edilen 20 Euro çok pahalı. Ne beleşçi milletiz arkadaş...

- Bugün okuduğum bir haberde şöyle yazıyordu; "%40 görme kaybı olan, ehliyeti olmayan, aşırı alkollü olduğu tespit edilen 40 yaşındaki bilmemkim, aşırı sürat yüzünden aracın kontrolünü kaybedip kaza yaptı, yanındaki travesti ile ağır yaralı olarak kurtarıldı." Gözleri görmüyor, ehliyeti yok, alkollü, yanındaki travestiye hava atmak için sürat yapıyor. Ne ki bu şimdi?

- Yine sınav skandalı... KPSS soruları sağda solda yayınlanmış, birebir hemde... Deneme sınavında soruları öğrencilerine servis eden dersanenin ortağı, deniz feneri derneğinin yöneticilerinden... Daha fazla izaha gerek yok sanırım; yandaşlara kıyak...

- Metrobüs durağındaki uyduruk çözüm çökünce onlarca kişi koca çukurun içine düşüyor. Neyseki ölen kalan yok. İşte hizmet, işte çözüm... Sırf metrobüsün günlük yolcu sayısını, yolcu başına alınan parayı bir düşünün. Karşılığında verilen hizmet bu işte... Günlük 715.000 ortalama... İETT verileri

- İstanbul Büyükşehir Belediyesi, minibüslerin kaldırılacağı haberini yalanlamış ve demiş ki, "minibüşçü esnafın yanındayız..."

1. Minibüsçüler maalesef esnaf değiller. En azından öyle davranmıyorlar.
2. Çok fazla yolcu alıyorlar.
3. Yeterli yolcu yoksa duraktan ya da rastgele durdukları yerden kalkmıyorlar.
4. Ya çok ağır gidiyorlar, adımbaşı durup yolcu toplamaya çalışıyorlar ya da aşırı süratli gidip hem yolcularını içerde savura savura riske atıyorlar, hem de trafiği birbirine katıyorlar.
5. Sürekli kazalarına şahit oluyoruz.
6. Yolculara ve diğer şöförlere karşı çok saygısızlar. Uyarmaya, korna çalmaya kalktığınızda küfür ediyorlar. Tepki vermeye kalkınca eşkiya gibiler, bir anda 4-5 minibüsçü bir yerlerden bitiveriyor.
7. Efendisi varsa da bana denk gelmedi demek, hepsi serseri tavırlar sergiliyor. Müşteriyi tersleyen, azarlayan bir sürü şöför var.
8. Aşırı konforsuz araçları var. Yazın klima, kışın ısıtma hak getire...
9. Araçta o kadar insan varken sigara içiyorlar.
10. Saçma sapan müzikleri bangır bangır dinletiyorlar, uyaranı da haşlıyorlar...
11. ...

daha da saymaya gerek yok herhalde. Pek de "sayın" olmayan belediye yöneticileri, biraz da halkın yanında olsanız nasıl olur?

Daha da yazacak bir sürü konu var ama onları da başka bir yazıda kısmetse...