31 Ekim 2007

Google' dan Cumhuriyet Bayramı Sürprizi

Canımız, herşeyimiz, web alemlerinin gülü, Google' ımız, Cumhuriyet Bayramında bizi unutmadı, bize bir bayram hediyesi verdi... sağolsun...

29 Ekim 2007

Cumhuriyet Bayramınız Kutlu Olsun

Zorlu şartlarda, canını ortaya koyarak vatanına bugünlerini armağan eden bütün kahramanlara Allah rahmet eylesin, mekanları cennet olsun...

Bugün de aynı kahramanlıkla vatanını savunmaya devam eden Mehmetçiğin her zaman yanındayız...

Cumhuriyetimizin 84. yılı şerefine, 10. Yıl Marşını paylaşmak istedim...



MP3 formatında indirmek isteyenler bu linki kullanabilirler

28 Ekim 2007

Avrupa' nın ikiyüzlülüğü

Avrupa ülkelerinin PKK' yı terör örgütü ilan etmiş olmalarına rağmen farklı şekillerde destekledikleri defalarca ispatlanmıştı. The Sunday Times gazetesinin haberine göre ise PKK kamplarında Ruslar, Almanlar, Yunanlılar, İranlılar, İngilizler ve Araplar da var.

Son olarak da teröre karşı tepki yürüyüşlerinde avrupa ülkelerinde Türk' lere engellemeler ve baskı uygulanırken, teröristbaşı Apo köpeğinin resimlerini ve PKK bayraklarını taşıyanlar ile polislerin gayet iyi geçindiklerini televizyonlarda görmek mümkün...

Daha önceki bilinenlerin yanına bunları da ekleyiniz ki, Avrupa' nın gerçek yüzü hepimiz için daha da netleşsin...

26 Ekim 2007

Atatürk' ün Sesinden

10ncu Yıl Nutku ve Büyük Millet Meclisinin 1935 Kurultayında açılış konuşmalarının Atatürk' ün sesinden plak kaydı... Dönemin kritik durumu açısından tekrar dinlemekte fayda var diye düşünüyorum...




Onuncu Yıl Nutku




1935 Kurultayı açılış nutku...

25 Ekim 2007

Ticaret Etiği, Emeğe Saygı

Türkiye’ de orta ve küçük ölçekli işletmelerde gelişmenin önünü tıkayan en büyük engel ticaret anlayışlarındaki eksikler ve hatalar olmakta bence.

Yapacağınız iş ya da vereceğiniz hizmetin bedelini düşürebilmek adına işinizi küçümsemekten tutun da, sistemsizce yapılan sözüm ona piyasa araştırması ile getirdikleri ek iş yüküne kadar, diğer işletmelerin ya da işgörenlerin emeklerine yapılan saygısızlıklar, hem iş ilişkilerini hem de verimliliği yüksek oranda etkiliyor.

Her işin piyasasında, işi, sizden daha ucuza yapacak biri her zaman vardır ve sizin müşteriniz de onu mutlaka tanıyordur, ancak nedense sizin fiyatınızı düşürmek adına onu koz olarak kullanmaktan ve sizi rencide etmekten öte bir hareket olmaz. Eğer “Daha ucuza yapıyorsa git ona yaptır” demek de sizin iş ahlakınıza sığmıyorsa, bu düşüncenizi kibarca anlatabilmek için gereksiz yere efor sarfedersiniz birde...

İş için teklif verirsiniz, çalışma şartlarınızı, öngördüğünüz takvimi ve ödeme planını anlatan detaylı bir döküman hazırlayıp müşterinize ulaştırırsınız, bu dökümanda dikkat çeken tek bölüm ödenecek rakamlar ve bunların ne zaman ödeneceği olur her nedense. Ne önerdiğiniz, işi nasıl yapacağınız çoğu zaman ikinci planda kalır. Ekibinizin, maliyetlerinizin, göstereceğiniz hassasiyetin ve daha önceki referans olan işlerinizde gösterdiğiniz başarının hiç anlamı kalmaz bu noktada; önemli olan ne kadar ödeme yapılacağıdır.

Olur da işi almayı başarırsanız, her zaman “çok kötü” durumda olan piyasa sebebiyle ödemelerinizi zamanında alamazsınız, zamanı tutsa rakamlar tutmaz. İş takvimine uymanız için yapılan baskı hiç eksilmez ama, ödeme takvimine sadık kalınmaz.

Sizin işinize ne kadar özen gösterdiğinizin pek anlamı kalmaz ödeme günlerinde; mutlaka birşeyleri aksatmışsınızdır, ödemeyi geciktirmek için mutlaka haklı bir sebebi vardır müşterinizin.

Bunları yaşadıkça, sizde ister istemez başkalarına aynı şekilde davranmaya meğillenirsiniz ve bu anlayış sinsi bir hastalık gibi yayılmaya devam eder.

İşletmelerde çalıştığım dönemlerde de bunları yaşıyordum, serbest zamanlı çalışmaya başladığımdan beri de aynı sıkıntıyla hep karşılaşıyorum. Kimi işletmeler –ki maalesef sayıları bana göre çok az – yaptığınız işe saygı göstermeyi başarıyorlar.

İşi alabilmek bana göre ikinci plandadır. Bir firmayla güzel bir ilişki içinde olmak, ilk verdiğiniz ya da aldığınız teklifin sonucu olumsuz da olsa, sonrasında daha güzel alışverişlere yol açar. Taraflar birbirlerine saygılarını kaybetmedikleri sürece, sonraki dönemlerde karşılıklı çıkarlarını destekleyebilecek başka işlere de birlikte girebilirler. Dolayısıyla işgörenin emeğine saygı, her zaman ilke edinilmelidir. Sonuçlardan memnun kalmadığınız da dahi bunu anlatmanın ya da telafi etmenin mutlaka uygun bir yolu vardır.

Başkalarının işine saygı gösterirseniz, siz de saygı görürsünüz ve piyasanızda güzel bir ad edinirsiniz. Benim de bu şekilde iş alamadığım halde saygı duyduğum ve referans olduğum firmalar var, sonuçta gösterdiklerini saygının karşılığını aldılar.

Konun başka boyutları da var aslında; onlarda başka bir yazıya artık...